09Haz
Ben Arslan Sen Sırtlan
Yazan: BKILIÇ | Açsana Arslanın Kafesini!
Geçen sene final sınavında grup işaretlemeyi unutmuştum. Arkadaşlardan duyunca hocanın yanına koştum, durumu anlattım, üç defa adımı sorup üç defa tamam dedi. Halletmemiş, battık öyle olunca. Aldırma dedim, gitmedim yanına hiç, önemli değil seneye bir sınavımız fazla olur. Bu sene vizeden 9o beklerken 4o gelince sıktı canımı bu defa, sıksın artık. Onu da geç, finale girdim açıklandı 58’de kaldık iyi mi?! Öğrenciyle muhatap olmak bozuyor herhalde, bozulacak ne kalmışsa daha! Kocaman meslekte küçücük insan, bir görüntü bir de hava var, işte o hava bozulacak bir tek..
Türkçe konuş takıntısı olan haddini bilmez, Ajda Pekkan gibi “türkche” konuşuyor mesela… Derste verdiği tanımı aynen istiyor sınavda,kütüphanedeki profesörlerin yazdığı kitapta “grup” yerine “aile” yazıyor, “grup” yerine “aile” yazdık diye soruyu tamamen çiziyor; sözüm O’na Türkçe konuştuğunu iddia ediyordu, hani?! Sirke dönmüş ilim yuvası; kafeste ya arslanlar, artistlik yapan çok hem de rahat rahat, sırf zevkine!... Açsana kafesi, öğrenciye konuşma hakkı ver, delikanlı gibi dinle! Yaradan şükür, iyi olanlara iyi sözüm çok ama bir gülümseten adam varsa beş hiddetlendiren sırtlan var, ağır geliyor adama. Sınıf, O’na göre ego tatmin mekanı. Daha bunun gibi yazılası bir sürü şey…
Bana kalkanlarla yaklaşanlar “dilekçe ver, mahkemeye ver” diyecek. Kolay
değil o kadar. Dürüst olmayan ama zeki insanlar var, o zaman dilekçe ve mahkeme çözmüyor işi. İki yıl mahkemeyle uğraşacağıma zaten elbet geçerim ondan. Bir de arkadaşının dersinden kalacağıma, tavır yiyeceğime tek belayla mücadele ederim mesela.
değil o kadar. Dürüst olmayan ama zeki insanlar var, o zaman dilekçe ve mahkeme çözmüyor işi. İki yıl mahkemeyle uğraşacağıma zaten elbet geçerim ondan. Bir de arkadaşının dersinden kalacağıma, tavır yiyeceğime tek belayla mücadele ederim mesela.İndirilmeli bu haddini bilmezleri; mesleğin, yediği ekmeğin hakkını verecek hak yemeyecek nice insan var o mesleğe talip…
